BAYKAL, KARAYALÇIN İLE GÖRÜŞTÜ

SHP Genel Başkanlığı görevinden önceki gün istifa eden Murat Karayalçın, Ankara Büyükşehir Belediye Başkan adaylığı süreci konusunda CHP Genel Başkanı Baykal ile CHP Genel Merkezi'nde görüştü.
Baykal ve Karayalçın, 45 dakika süren görüşmenin ardından ortak basın toplantısı düzenledi.
Baykal, görüşmeye ilgilerinden dolayı gazetecilere teşekkür etti ancak özel bir durumun olmadığını belirtti.
Karayalçın'ın, partisinin ilgili organlarıyla görüştükten sonra SHP Genel Başkanlığı görevinden istifa ettiğini hatırlatan Baykal, ''Şu anda bir sivil sosyal demokrattır kendisi. Zannederim bu konumu da çok uzun sürmeyecektir. En kısa zamanda onu CHP'nin Ankara Büyükşehir Belediye Başkan adayı olarak sunma şansı elde edeceğimizi umut ediyorum'' diye konuştu.
Adaylık takvimiyle ilgili beklenti olduğunu tahmin ettiğini dile getiren Baykal, ''Sizi çok bekletmeyeceğimiz kanaatindeyim'' dedi.

-KARAYALÇIN'IN KONUŞMASI-

Karayalçın da CHP Genel Başkanı Baykal ile adaylık sürecindeki görüşmelerini anımsattıktan sonra, ''24 Kasım Pazartesi günü itibariyle 6.5 yıldır onur, kıvanç ve coşkuyla yürüttüğüm SHP Genel Başkanlığından ayrıldım. Sayın Baykal ile birlikte aldığımız karar uyarınca bu işlemi yaptım. CHP'nin Ankara Anakent Belediye Başkan adayı olmak için süreci ben kendi durumum itibariyle 24 Kasımda başlatmış oldum'' diye konuştu.
Bu süreçte en ufak tereddüte yer bırakmadan, her türlü kararlılığı sergileyerek, başarıya ulaşmak için üzerine düşen tüm görevlerin gereğini yerine getireceğini belirten Karayalçın, önümüzdeki günlerde yasaların gerektirmesi ya da CHP'nin gerekli görmesi nedeniyle partiye katılacağını, bunun zamanının duyurulacağını söyledi.
Gelişmelerle ilgili Baykal'a bilgi sunduğunu ifade eden Karayalçın, önümüzdeki günlerde yine birlikte olacaklarını ve çalışmaları değerlendireceklerini kaydetti.

-''TAVSİYEYİ KOMPLEKS OLARAK GÖRMÜYORUM''-

Baykal ve Karayalçın, açıklamalarının ardından gazetecilerin sorularını da yanıtladı.
Deniz Baykal, partisinin dün yapılan grup toplantısında ''Anadolu'da birleşmeden'' bahsettiği hatırlatılarak, bunun nasıl olacağının sorulması üzerine, ülkenin genelinde bunu talep ettiklerini belirtti.
Bu doğrultuda bir süredir yoğun çalışma içinde olduklarını anlatan Baykal, sosyal demokrat hareketin güçlenmesi için her fırsatı değerlendirdiklerini, bunu yaparken belli ilkeleri ve siyaset anlayışını gözettiklerini kaydetti. Baykal, bu doğrultuda somut ilerleme olduğunu ifade ederek, ''Bu, hızlanarak devam edecek'' dedi.
Baykal, CHP'ye türban ve çarşaflı kişilerin katılımının hatırlatılarak, ''Bu kişiler namaz kılan kişilerdir. Genel Merkezde namaz kılmaları için bir düzenleme yapacak mısınız?'' sorusunu, ''Bu konuda kimse mağdur, masum olmayacaktır. Herhangi bir sıkıntı yok'' diye yanıtladı.
Deniz Baykal, CHP'ye son katılımların ardından Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, kendisine, ''dik durması'' tavsiyesini nasıl değerlendirdiğine ilişkin soruyu şöyle yanıtladı:
''Böyle bir tavsiyenin arkasında ne yatıyor sorusunu hiçbir şekilde sormuyorum. Böyle bir tavsiyeyi memnuniyetle karşılıyorum. Böyle bir değerlendirme için, böyle bir anlayış için herkese içtenlikle teşekkür ederim. Bu konuya biz iyi niyetle bakıyoruz. Herkesin iyi niyetle baktığını varsayarak, olumlu bir şekilde değerlendirmeyi tercih ediyoruz.
Bizim izlediğimiz politikalar konusunda dik durma tavsiyesine ihtiyaç gösteren bir durumun bulunmadığını takdir edersiniz. CHP olarak biz, daima iddialarımızın, sözlerimizin, değerlendirmelerimizin arkasında olduk. Tutarlılık ve süreklilik, bizim için bir temel ilkedir. Bunu daima gözettik. Hiç kuşku yok, bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da devam edecek. Bir kompleks konusu olarak görmüyorum. Her türlü telkine, tavsiyeye açığız. Hepsini memnuniyetle karşılarım. Obama'ya telkin yapan bir kişinin bize telkin yapmasında şaşılacak bir şey yok. Teşekkür ederiz. Eksik olmasın, sağolsun.''
Baykal, diğer adayların ne zaman açıklanacağı sorusu üzerine, henüz net bir takvimleri olmadığını söyledi. Yüksek Seçim Kurulunun takvimine göre hareket edeceklerini anlatan Baykal, ''Biz olabildiğince erken açıklamak istiyoruz'' dedi.
Karayalçın'ın, ilk belirlenmiş adayları olarak düşünülebileceğini ifade eden Baykal, ''Bunun hızla belirlenmiş olması, hem adayımızın öneminin, birikiminin, kimliğinin tartışmasız biçimde bu görev için uygun düştüğü konusunda bir genel mutabakatın bulunmasıyla ilgili. Büyük destek hızla gelişiyor. Bu adaylığın erken belirlenmiş olmasının çok yararlı olduğunu şimdiden görmüş bulunuyoruz'' diye konuştu.
Adrese dayalı nüfus kayıt sisteminin seçmen listelerinin oluşturulmasında sorun yaratabileceğine ilişkin yorumların hatırlatılması üzerine Karayalçın, CHP il örgütüyle bu konuda çalışma yapacağını bildirdi.
Deniz Baykal da aynı soruyu yanıtlarken, bundan önceki seçimlerde oy pusulalarının çöplüklerde bulunduğunu gördüklerini kaydetti. Bilgisayar ortamında bütün seçmenlerin hiçbir tereddüt yaratmadan güvenle oy kullanmasının sağlanması gerektiğini vurgulayan Baykal, bugün ilan edilen seçmen listelerini tüm seçmenlerin incelemelerini, eksiklik ve yanlışlıkları gidermek için gerekli girişimleri yapmalarını tavsiye etti.
Baykal, ''Solda tek aday için DSP ile görüşecek misiniz?'' sorusunu da şöyle yanıtladı:
''Kamuoyumuzun vicdanında bu konuda kanaat oluşmuştur. Sayın Karayalçın sadece sosyal demokrat kesimin değil, Türkiye'de geniş yurttaş kesiminin Ankara'nın ihtiyaç duyduğu belediye başkanı olduğu konusunda tereddüdü yoktur. Bu konuyu sıradan bir siyasi parti sürtüşmesine malzeme yapmak büyük yanlış olur. İdeal adaydır, doğru adaydır ve herkesin buna saygı göstermesi ve destek vermesi gerekir. Bilinçli ve sorumlu bütün sosyal demokrat seçmenler ve bu arada siyasi yelpazenin değişik noktalarındaki seçmenlerin Karayalçın'ı yeniden Ankara'da hizmet için harekete geçirme fırsatını en iyi şekilde değerlendireceklerini düşünüyorum.''
Karayalçın ise SHP'nin dün yaptığı bir açıklamayla ''Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığının Rusya Büyükelçiliğinin bulunduğu sokak için büyükelçiliğe ödeme yaptığı'' şeklindeki açıklamayı nasıl değerlendirdiğinin sorulması üzerine, ''Bunun çok büyük bir beceriksizlik olduğunu düşünüyorum. Dünyada ilk kez bir belediye, kendi sokağı için kira ödemektedir. Bu ivedilikle giderilmelidir'' dedi.

-GENEL MERKEZDE ŞÜPHELİ KİŞİ-

Bu arada basın toplantısında gazetecilerin soruları sırasında söz alan bir kişi, Baykal'a, ''Karayalçın'ın DTP ile işbirliği vardı. Buna ne gibi bir cevap vereceksiniz'' diye soru yöneltti.
Baykal, siyasi yaşantının geçmiş dönemleriyle ilgili tartışmaların şimdi içinde bulunulan yerel seçim ortamına taşınmasının yararı olmadığını ifade ederek, ''Ortada yeni bir tablo var. Bu süreci, bu tabloyu geçmişten örneklerle sabote etmenin yararı yoktur'' dedi.
CHP Genel Başkanı Baykal, gelinen noktada Ankara'nın iyi bir belediye başkanına ihtiyacı olduğunu, Karayalçın'ın da bu nitelikleri taşıdığını söyledi.
Basın toplantısının ardından, soruyu soran kişinin gazeteci olmadığı anlaşıldı ve parti görevlileri tarafından binadan çıkarılmak istendi.
Görevlilere direnen kişi, Baykal'ın koruma müdürü Mehmet Güleç ile tartıştı. Kimliği hakkında çelişkili bilgiler veren bu kişi, önce gazeteci, daha sonra sıradan vatandaş, ardından da partili olduğunu iddia etti. Parti yöneticileri ise bu kişinin CHP ile herhangi bir ilişkisinin bulunmadığını açıkladı. Kişinin, binaya nasıl girdiğinin araştırıldığı belirtildi.